M. Kemal Demirkırkan, 14 Mart Tıp Bayramı dolayısıyla yayımladığı mesajda, sağlık sistemindeki sorunlara dikkat çekerek sağlık çalışanlarının karşılaştığı zorlukları vurguladı. Sağlığın yalnızca fiziksel iyilik haliyle sınırlı olmadığını belirten Demirkırkan, “Sağlık, bedensel, ruhsal ve sosyal yönden tam bir iyilik halidir. Açlık, yoksulluk ve eşitsizlikler halk sağlığı sorunudur.” dedi.
“Sağlıkta Dönüşüm Programı Tehdit Haline Geldi”
Demirkırkan, AKP iktidarının yıllardır uyguladığı dış kaynaklı “Sağlıkta Dönüşüm Programı” ile sağlık sisteminin hem hekimler, hem sağlık çalışanları, hem de halk sağlığı açısından tehdit haline geldiğini belirtti. Demirkırkan, yakın dönemde yaşanan yenidoğan yoğun bakım merkezlerinde bebeklerin ölüme terk edilmesi ve anjiyo masasında kayda alınan ücret pazarlıkları gibi örneklerin, sağlıkta halkçı politikalardan uzaklaşıldığını gösterdiğini ifade etti. “Sağlık yerine sağlıksızlık üreten, güvenli çalışma koşulları yerine taşeron, sözleşmeli çalışma gibi uygulamalarla mesleğimizi, emeğimizi değersizleştiren bu program artık mutlaka değişmelidir.” dedi.
“Sağlık Çalışanları Tükenmişlik Sendromu Yaşıyor”
Demirkırkan, sağlık çalışanlarının ağır çalışma koşulları, düşük ücretler, liyakatsiz yöneticiler ve şiddet olaylarıyla mücadele etmek zorunda kaldığını vurguladı. “Her gün yüzbinlerce kişiyi sağlığına kavuşturmak için çalışan sağlık personeli, mobbing, performans dayatması ve güvencesiz çalışma gibi sorunlarla karşı karşıya. Üstelik ‘Giderlerse gitsinler’ gibi ifadelerle değersizleştiriliyorlar.” dedi.
“14 Mart, Sağlıkta Daha Demokratik Bir Sistemin Sembolü Olmalı”
1919 yılında Tıbbiyeli Hikmet ve arkadaşlarının İstanbul işgaline karşı başlattığı direnişin sembolü olan 14 Mart’ın, günümüzde sağlık çalışanlarının hak mücadelesinin de mihenk noktası olduğunu belirten Demirkırkan, “Bu vesileyle topluma nitelikli sağlık hizmeti sunmak için fedakarca çalışan tüm meslektaşlarımın 14 Mart Tıp Bayramı’nı kutluyorum.” ifadelerini kullandı.